Adil Moda İçin Hep Birlikte: Temiz Giysi Kampanyası’ndan Haberler #3

25 EYLÜL DÜNYA YAŞAM ÜCRETİ GÜNÜ: YAŞAM ÜCRETİ İÇİN HAREKETE GEÇME ZAMANI!

25 Eylül 2024’te, Temiz Giysi Kampanyası olarak dünya çapındaki paydaşlarımızla birlikte, ilk kez Dünya Yaşam Ücreti Günü’nü kutlayacağız. Amacımız, Türkiye ve dünyadaki tüm işçilerin insanca bir yaşam sürmelerini sağlayacak bir ücret elde etmeleri için küresel bir hareket başlatmak.

Bugün Türkiye’de milyonlarca işçi açlık sınırının altında, yaşam standartlarını karşılamaktan uzak maaşlarla çalışıyor. Tekstil sektörü, Türkiye ekonomisinin bel kemiği olsa da bu sektörde çalışan milyonlarca işçi, düşük ücretlerle ve güvencesiz koşullarda hayatta kalma mücadelesi veriyor. İşçiler uzun saatler çalışıyor; çoğu zaman fazla mesai yapıyor, ancak aldıkları ücret sadece asgari düzeyde kalıyor. Bu ücret, onların ve ailelerinin temel ihtiyaçlarını karşılamaya dahi yetmiyor.

Bir yanda dünya çapında büyük kârlar elde eden çok uluslu tekstil markaları, diğer yanda bu markalar için ter döken işçiler. Aynı markanın CEO’su milyonlar kazanırken, Türkiye’deki bir tekstil işçisi ayda birkaç bin lirayla geçinmeye çalışıyor. Bu adaletsizlik kabul edilemez! Tekstil işçileri, emeklerinin karşılığını almak, çocuklarına daha iyi bir gelecek sağlamak ve insanca yaşamak istiyor.

Yaşam ücreti, her çalışanın hakkıdır. Ancak, markalar kârlarını öncelikli tutarak, bu işçileri yoksulluk sınırında tutmaya devam ediyor. Bir yanda milyonlarca liralık kazançları olan markalar, diğer yanda ay sonunu getiremeyen işçiler. Bu dengesizlik, Türkiye’de ve dünyanın dört bir yanında işçiler için büyük bir adaletsizlik yaratıyor. Bu iş yapma biçimi sürdürülemez ve adaletsizdir. Üretimin temel taşları olan işçiler, hak ettikleri ücreti almadıkça gerçek bir toplumsal ilerleme sağlanamaz.

Yaşam ücreti bir hayal değil, mümkün ve gerekli bir taleptir. Çok uluslu şirketler ve büyük markalar için işçilerine insanca bir ücret vermek mümkün. Hatta bunu yaparken bile kârlı kalabilirler. Fakat bu tercih edilmiyor, çünkü azınlığın kârı, çoğunluğun refahından önce geliyor. İşçilere insanca bir yaşam sağlamak, sadece ekonomik bir zorunluluk değil, aynı zamanda toplumsal bir sorumluluktur.

Markalar, “sürdürülebilirlik” ve “sosyal sorumluluk” iddialarında bulunsa da bu iddialar sadece kağıt üzerinde kalıyor. Yaşam ücreti olmadan ne gerçek bir sürdürülebilirlik mümkündür ne de adil bir toplumsal dönüşüm. Tekstil işçileri, bu sektörü ayakta tutan emekçiler olarak, hak ettikleri yaşam standartlarına kavuşmak zorundadır.

Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi’nde belirtildiği gibi, herkes insanca yaşam sağlayacak bir ücret alma hakkına sahiptir. Türkiye’deki işçiler de bu hakkı talep ediyor. Asgari ücretle geçim mücadelesi veren tekstil işçilerinden, tarımda güvencesiz çalışan mevsimlik işçilere kadar herkes, adil bir ücret talep ediyor. Bu talepleri göz ardı etmek, toplumun büyük bir kesimini yoksulluk ve belirsizlik içinde bırakmaktır.

Bu mücadele, yalnızca bir grup işçinin değil, tüm toplumun mücadelesidir. Yaşam ücreti olmadan, insan onuruna uygun bir yaşam mümkün değildir. Türkiye’deki tekstil işçileri hak ettikleri yaşam ücretini alana kadar bu mücadele sürecektir. 25 Eylül Dünya Yaşam Ücreti Günü’nde herkesi bu küresel harekete katılmaya davet ediyoruz. Yaşam ücreti, insan onurunun gereğidir ve bunu hep birlikte savunmalıyız!

Siz de sosyal medya hesaplarınızdan paylaşım yaparak destek verebilirsiniz.

Lütfen bizi sosyal medya hesaplarımızdan takip etmeyi unutmayın! Herkes için adil ve sürdürülebilir bir tekstil sektörü için hep birlikte mücadele devam edelim.

Bir sonraki bültende görüşmek dileğiyle.

Sevgilerimizle,
Temiz Giysi Kampanyası Ekibi.