2022 yılında Türkiye tekstil sektöründe küçük ve orta ölçekli işyerlerinde yaşanan kayıtdışı istihdamı incelemek üzere gerçekleştirdiğimiz araştırmamızda, kayıtdışı istihdamın tekstil üretiminin yapıldığı küçük ölçekli atölyelerde hayatın normal akışının bir parçası olduğunu ve kayıtsızlığın getirdiği her türlü maddi ve manevi hasar, hak kayıpları, toplumsal adalet ve hakkaniyet hissinin erozyonun da bu şekilde normalleşmeye başladığını gördük.
Türkiye tekstil sektörünün neredeyse yüzde 50’si kayda geçmeyen, hakkı verilmeyen, var oldukları görülmeyen emekten oluşuyor. Yasal olmayan ama kayıtları bulunmadığı için görünmeden normalleşen çocuk işçiler, güvencesiz çalışan kadınlar, bugün verdikleri emeğin karşılığını yarın alamayacağını bilerek bugün yaşayabilmek için gece gündüz emek verenler…
Kayıtdışı Emek, işçileri yarınlarından, emeklilik haklarından mahrum bırakıyor. İşçiler bugün verdiği emeğin karşılığını alamayacağı bir geleceğe mahkum ediliyor.
Kayıtdışı Emek, işçileri sağlık hizmetlerinden yoksun bırakıyor. Güvencesiz çalışan işçiler, kendileri ya da aileleri herhangi bir sağlık sorunu yaşadıklarında sağlık hizmetinden mahrum kalıyor. İş kazası ya da meslek hastalığı riski yaşadıklarında ise tedavi ve hastalık masrafları, iş görememezlik geliri, malulen emeklilik gibi kayıtlı çalışan haklarından faydalanamıyorlar.karşılığını alamayacağı bir geleceğe mahkum ediliyor.
Kayıtdışı Emek, işçileri ücretli kullanabilecekleri izin haklarından mahrum ederken, işçilerin durmadan, dinlenmeden tükenecekleri bir çalışma düzeninin içinde sıkışmalarına sebep oluyor.
Kayıtdışı Emek, işçileri yasal haklarından daha düşük ücretlere, yoksulluğa mahkum ediyor. Kayıtdışı çalıştırılan işçiler yasal asgari ücretlerden daha düşük rakamlara çalışıyor. Ülkede yoksunluk kayıtdışı istihdam yüzünden daha da derinleşiyor.
Kayıtdışı Emek, işçileri yasal ve adil olmayan çalışma saatlerine mahkum ediyor. Yasaların belirttiği çalışma saatleri aşılıyor, kayıtdışı çalıştırılan işçiler psikolojik ve fiziksel zararları olabilecek uzun çalışma saatlerine karşı hak arayışında bulunamıyor.
Kayıtdışı Emek, işçileri sendikal haklarından yoksun bırakıyor. Kayıtdışı işçiler, uğradıkları hiçbir hak ihlaline karşı haklarını yasal yollarla arayamıyor, yasal olarak örgütlenemiyor, toplu iş sözleşmesi yada grev haklarından faydalanamıyorlar. Örgütlenerek elde edebilecekleri hak kazanımlarına ulaşamıyorlar.
Toplumsal ölçekte sağlık sorunlarından, yoksullaşmaya, çocuk işçiliğinden, adalet anlayışının zayıflamasına birçok sonucu beraberinde getiren kayıtdışı istihdama dur demek için senin de sesine ihtiyacımız var.
Kayıtdışı istihdamın son bulması için başlattığımız imza kampanyasına katılarak, gerekli denetimlerin, yasal düzenlemelerin ve uygulamaların yapılması için tekstil sektörü markalarına ve devletin ilgili bakanlıklarına birlikte sesleniyoruz.
Bir imza neyi değiştirebilir ki deme.İmza kampanyamıza ayıracağın bir kaç dakika ile sesimizi büyütebilir, kampanyamızı güçlendirebilirsin. Her bir imza, kayıtdışı istihdama karşı verdiğimiz mücadelede bir adım daha… Senin de desteğini bekliyoruz:
Giysilerimizi üreten işçilerimizin haklarını korumak ve daha adil bir iş dünyası inşa etmek için bugün imza ver!
Araştırmamızla ilgili daha fazla bilgiye ulaşmak istersen raporumuzu göz atabilirsin:
Aynı zamanda sosyal medyada bizi takip edebilir, kendi hesaplarında yapacağın paylaşımlarınla mücadelemize destek olabilirsin: