Bangladeş’te binden fazla işçinin ölümüyle sonuçlanan kazadan sonra Türk tekstil firmaları üç maymunu oynuyor. Başta LC Waikiki, Bangladeş’te üretim yapan tüm firmalar “temiz giysi” kampanyasına katılmalı
Dünyaya açılan LCWaikiki’nin reklamları pek havalı. Ama işçilerin güvenliğini sağlayacak anlaşmayı imzalamıyor.
Bangladeş’in başkenti Dakka’da 8 katlı Rana Plaza, 24 Nisan’da çöktü. İçinde üretim alanları ve satış mağazalarının olduğu binada üç binin üzerinde işçi çalışıyordu. Bu feci olayın sonucunda 1.127 işçi enkaz altında kalarak öldü. Binlercesi yaralandı.
Rana Plaza’da çalışan işçiler, İspanya’nın bilinen markası Zara, İngiltere’nin Primark ve İtalyan Benetton markaları ve yine dünyanın tanınmış perakendeci markaları C&A, KIK ve Wal-Mart gibi tanınmış markalara üretim yapıyordu.
Türkiye kamuoyunda “dünyanın öbür ucunda yaşanmış sıradan bir işçi kazası” gibi algılanan bu felaket, aslında hepimizi yakından ilgilendiriyor. Çünkü Bangladeş’te ucuz üretim yaptıranlar arasında LC Waikiki, Defacto, Seven Hill, RodiJeans, Batik, Colin’s ve Collezione gibi Türk markaları da var.
İşçilerin aylık ortalama 38 dolara çalıştığı ülkede, işçi sağlığı ve güvenliği konusu büyük bir sorun. Pek çok marka, işçiliğin ucuz, sendikal örgütlülüğün zayıf olduğu, yasaların işçileri yeterince güvence altına almadığı Bangladeş’te üretim yaptırıyor.
Temiz Giysi Kampanyası
Aslında son bir yıl içinde pek çok marka, Bangladeş’te üretim yaptıkları fabrikalarda çıkan yangınlar nedeniyle kamuoyunun baskısına maruz kaldı. Giderek artan kazaları engellemek ve markaların sorumluluk almasını sağlamak için sendikalar, işçi hakları savunucusu örgütler ve uluslararası tüketici ağı olan Temiz Giysi Kampanyası (CleanClothesCampaing-CCC) bir kampanya yürütüyor.
CCC, Tezreen fabrikası yangınından sonra “Bangladeş Yangın ve Bina Güvenliği Anlaşması” ile markalarıanlaşmayı imzalamaya zorladı. Anlaşma, risk altında çalışan milyonlarca Bangladeşli tekstil işçisinin can güvenliği güvence altına almayı amaçlıyor.
2012’de kampanyanın ilk imzacı markaları Tommy Hilfiger, Calvin Klein ve Tchibo oldu. Diğer markalar, Rana plaza faciasına kadar sessizliğini korudu. Bu facianın ardından kampanyaya 32 marka daha katıldı.
Direnme, anlaşmayı imzala!
Temiz Giysi Kampanyası Türkiye Koordinatörü Nuran Gülenç, dünyanın önde gelen markaları sorumluluk almışken neden Türk markalarının anlaşmayı imzalamadığını şu sözlerle anlatıyor: “Onlar, bir kenarda fırtınanın kendilerine dokunmadan geçmesini bekliyorlar.”
Rana Plaza faciasının enkazından çıkan markalardan biri de Türk markası LCWaikiki. 2010 yılında Garib&Garib fabrikasında çıkan yangında da LCWaikiki’nin adı yabancı basında geçti. Sözkonusu yangında 21 işçi yanarak hayatını kaybetmiş, 50 civarında işçi yaralanmıştı. Facianın hemen ardından Temiz Giysi Kampanyası ve Uluslararası Tekstil Hazır Giyim ve Deri İşçileri Federasyonu (ITGLWF) LCWaikiki’ye işçilerin ve ailelerin mağduriyetlerinin giderilmesi için çağrı yapmış. Nafile…
Gülenç, LCWaikiki ile görüşmelerinden sonuç alamadıklarını söylüyor: “Anlaşmayı incelediklerini, ancak imza konusunda henüz karar vermediklerini belirttiler. Oysa her geçen gün, Bangladeş’teki yüzlerce tekstil işçisinindaha yaşamının tehlikeye atılması demek.”
Tüketiciye düşen görev, LCWaikiki’yi ve diğer markaları, bu anlaşmaya imzalayana kadar protesto etmek. Kazanç uğruna insanların ölümüne sırt çeviren markaları hangimiz kullanmak isteriz?İŞTE
İŞTE İMZACI MARKALAR
Bangladeş’te Yangın ve Bina Güvenliği Anlaşması’na imza atmayı kabul eden firmalar şöyle: Aldi, Abercrombie & Fitch, Benetton, C&A, Carrefour, El Corte Inglés, Esprit, G-Star, H&M, Hema, Helly Hansen, Hess Natur, Inditex (Zara), JBC, KIK, LIDL, Loblaws, Mango, Marks & Spencer, Mothercare, N. Brown group, New Look, Next, Primark, PVH (Tommy Hillfiger, Calvin Klein), Rewe, Sainsbury’s, Stockmann, Switcher, Tchibo, Tesco, WE Group.