İzmir’de bulunan Hugo Boss fabrikasında sendikalaşma başladığından beri hak ihlalleri ve sendikal örgütlenmeyi engellemeye yönelik şikayetler oldukça artı. Gelen şikayetler üzerine Temiz Giysi Kampanyası olarak 15 Mart’a Hugo Boss’un Almanya’daki merkezi ile bir toplantı gerçekleştirdik. Sorunları aktarıp çözümü için acilen adım atılması gerekliliğini yineledik. Ancak hukuksuzluklar devam ediyor. En son 20 Mart’a Hugo Boss’a 12 yıl emek vermiş Mehmet Fatih Uyda işten çıkarıldı. Bugün İzmir’de Teksif Sendikası üyeleri ile beraber bu hukuksuzluğun son bulması için basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasında Konuşan Mehmet Fatih Uyda ve Teksif Sendikasının genel başkan yardımcısı Ersin Çelik’in açıklamalarını olduğu gibi sizlerle paylaşıyoruz.
“Uzun yıllardır sendikalaşma mücadelesi veren Hugo Boss işçilerinden birisiyim. Mücadelemiz yaklaşık 12 yıldır devam etmektedir. Sendikaya üye olduğum için bu fabrikaya emek veren, ter döken bir işçi olarak 20 Mart tarihinde hakkımda üretilen çeşitli iftiralarla 15 senelik tazminatımı da alamadan işten çıkarıldım. Önceki zamanlarda Süleyman Budakların, Meryem Bıçakçıların başına gelenler bugün benim başıma geldi.
Hepimizin bildiği gibi sendikalı olmak anayasal bir haktır. Ancak, sendikalı olmanın anayasal bir hak olduğunu çoğu zaman gözden kaçıran . Hugo Boss işvereni üye olanları çeşitli bahanelerle işten çıkarma, vardiyasını, üretim yaptığı bandını değiştirme ve akla mantığa sığmayacak psikolojik tacizlerle, mobbing baskısıyla fabrikadaki çalışma ortamını huzursuzluğa doğru itmiştir. Teksif sendikamızın Almanya yönetimine yapmış olduğu “bu baskılara son verin” çağrılarına Hugo Boss Türkiye yönetimi ilk etapta kulak vermiş ve müzakere masası kurulmuştur. Fakat Hugo Boss yönetimin verdiği hiç bir sözü yerine getirmemesi, oyalama taktikleri ile süreci baltalamaya çalışan art niyetli tavrı müzakereleri tıkamıştır. Hugo Boss işvereni ekmeğimize gözyaşı dökmeye devam etmektedir.
12 yıldan bu yana sendikalı oldukları gerekçesiyle 350 civarında arkadaşımız işlerinden edilmiştir. Bizler biliyoruz ki işçi sınıfı üretimden gelen gücü elinde bulundurduğu müddetçe, birleştiği ve mücadele ettiği müddetçe kazanamayacağı hiçbir şey yoktur. Gözünü kar hırsı bürümüş patronların karşısında işçiler birlik olmalı ve dayanışma ve mücadele ile bu oyunu bozmalıdır. Hugo Boss işvereni sorgulamayan, hakkını aramayan işçi profili yaratmaya çalışsa da bizler inadına ve sendikamızla birlikte bu yoldan dönmeyeceğimizi buradan bir kere daha hatırlatmak isteriz. İşverenlerin sendikalara karşı kurmuş olduğu birliği beraberliği yine işçi sınıfı bozacaktır. Çıkarılan işçilerin geri alınması için mücadelemiz devam edecektir. Ulusal hukuk kanallarıyla davalarımızı açtık. Uluslar arası bağlantılarımızın hepsi Hugo Boss da verilen mücadeleyi yakından izlemektedir ve destek vermektedirler.
Bugün Hugo Boss’ta işçiler karşı yapılan haksızlıklara karşı tek başıma direnişe geçiyorum. Bir uyarı maksadıyla başlattığım bu direnişle birlikte umuyorum ki Hugo Boss yönetimi yaptığı haksızlık ve hatadan geri döner. Bilinmelidir ki bir uyarı olarak direnişim, geri adım atılmaması durumunda dalga dalga yayılan endüstriyel eylemlere dönüşecektir. Hugo Boss yönetimin her türlü baskısına rağmen sendikamızın bayrağını bu fabrikada dalgalandırıncaya kadar mücadelemiz devam edecektir. Hugo Boss bu emek düşmanı tutumundan vazgeçinceye kadar taleplerimiz kabul edilinceye kadar Es baş önünde direniş çadırı kurduğumuzu ilan ediyor ve emekten yana tutum alan işçileri emekçileri ve tüm İzmir halkını bu direnişimizi sahiplenmeye davet ediyoruz.”
Mehmet Fatih Uyda
“Değerli Basın Emekçileri,
Bugün, 20 mart tarihinde haksız ve hukuksuz bir şekilde
iş akdi feshedilen üyemiz Fatih Mehmet Uyda’ya destek vermek için buradayız.
Teksif Sendikası olarak haksızlığın, hukuksuzluğun her türlüsünün karşısında olduğumuzu belirtmek isterim.
Teksif Sendikasına üye olan hiçbir emekçi kardeşimiz yalnız değildir.
Konfederasyonumuz Türk-İş ve Teksif Sendikası olarak dimdik arkalarındayız.
Hugo Boss yönetiminin sendika üyelerine karşı sergilediği düşmanca tavırdan bir an önce vazgeçmesini talep ediyoruz.
Aksi halde bu gün Fatih kardeşimizle başlayan bu direniş bütün İzmir’e ardın da bütün Türkiye’ye yayılacaktır.
Hugo Boss yönetimini yapılan müzakerelerde alınan kararlara uymaya,
Akılcı bir şekilde bu süreci yönetmeye bir kez daha davet ediyoruz.
Değerli Basın Emekçileri,
Bildiğiniz gibi bugün kara 13 Mayıs.
Soma’da 301 maden emekçisi kardeşimizi ihmale, cinayete, kar hırsına kurban vereli üç yıl oldu.
Acıları hala içimizi dağlıyor.
Bir avuç kömür uğruna bir ömür veren maden şehitlerimizi rahmetle anıyor,
Ailelerine bir kez daha sabır ve başsağlığı diliyorum.”
GENEL BAŞKAN YARDIMCISI ERSİN ÇELİK